Meral Akşener: “Recep Bey çıkmış ‘Beni reisinizi soğana, patatese kurban etmeyin’ diyor. Patates Soğan, Güle Güle Erdoğan”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Bugün Recep Bey çıktı ‘Beni ve liderini bir soğana, patatese kurban etme’ dedi.
İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin Edirne’de düzenlediği mitingde halka seslendi. Konuşmasında tarım ürünleri ithalatını eleştiren Akşener, “Et ithal edin, mercimek ithal edin, buğday ithal edin, mısır ithal edin, pirinç ithal edin, saman ithal edin, hayvan ithal edin. İthal etmediğiniz ne kaldı arkadaşlar? Biraz zeka ithal edin, bilim, hukuk, adalet ve bunlar özgür.” dedi.
“İNSANIN İKİ DUDAĞI ARASINDAKİ SİSTEMDEN KURTULMAK İÇİN SEÇİME GİDİYORUZ”
Aksener dedi ki:
“Bir hafta içinde ‘kitapsız, dinsiz, kafir, PKK’lı ve faili meçhul’ oldum. Peki mantığının ne olduğunu anlayabilene sevgiler, böyle çelişkili iftiralar, hakaretler atan o kafa, Bir kişiye hakaret aynı anda Seçime gidiyoruz Canavar bir sistemden kurtulmak için seçime gidiyoruz Tek adam rejiminden kurtulmak için seçime gidiyoruz. adamın iki dudağının arasına sıkışmış ama bu seçim savaş değil biz düşman değiliz burayı şereflendiren işgalci güç de değilsiniz siz milletsiniz bu milletin bir parçasısınız siz Seçmen hangi partiye oy verirse versin hayırseverdir ama muhtemelen önümüzdeki hafta çok daha kötü şeyler yaşayacağız.
“POZUMDAN SORUMLU BİR ARKADAŞIMIZ VAR, ERKEK ERKEK EVLİLİKLERİNE KATILDI”
Asayişten sorumlu bir arkadaş var, erkek erkeğe evliliğe takmış durumda. Nasıl bir akıl hastalığı olduğunu anlamaya çalışıyorum. Sınırlar kevgir oldu, Türkiye göçmen çukuru oldu, mülteci çukuru oldu, kardeşinin bunlarla işi yok. Kazansaydık, erkek erkeğe evliliği serbest bırakırdık. Hadi, kimse düşünmüyor. Daha kötü bir şey var. Bu ne hayal dünyası! Ayrıca erkeklerin ve hayvanların evlenmesine de izin verirdik. Türkiye’de Edirne’de yaşayan tüm psikiyatristleri bu arkadaşları inceleme misyonuna davet ediyorum. Ne tarafından yönetiliyoruz?
“RECEP ‘BENİ SOĞANA, PATATESE, LİDERİNİZE FEDA ETMEYİN’ DİYOR. PATATES SOĞAN, Güle güle ERDOĞAN”
“DOSTLAR KALDI İTHALAT ETMEDİĞİNİZ NE KALDI? BİRAZ AKIL, BİLİM, HUKUK, ADALET İTHALATIN”
Aldıkları her yanlış karar Türkiye’yi bir yere getirdi. 2002’de 50 kuruş veriyordun, Bulgar levası alıyordun. 1 lira 2 lev. Bugün 11 lira veriyorsun, 1 leva alıyorsun. Dün Edirne’den Bulgaristan’a gidiyordunuz, bugün Bulgaristan’dan alışveriş yapmaya geliyorlar. Tabiki alışveriş yapsınlar itirazım yok ama sizin alım gücünüz gitmiş. Tarım kenti Edirne, sulama kanallarınız yapıldı mı, Ergene temizlendi mi, temizlenmedi mi? Türk pirincinin yüzde 50’sini siz yetiştiriyorsunuz ama Yunan pirinci Tarım Kredi marketlerinde satılıyor. Kanada’nın mercimeği, Sırbistan’ın eti. Ama Edirne’nin çiftçisi oturup ağlasın. İthal et, ithal mercimek, ithal buğday, ithal mısır, ithal pirinç, ithal saman, ithal hayvanlar. Arkadaş ithal etmediğiniz ne kaldı? Biraz akıl, bilim, hukuk, adalet ithal edin. Onlar da ücretsiz.
“EDİRNE’Yİ TURİZMDE DÜNYANIN İNCİSİ YAPMAK MÜMKÜNDÜR”
Edirne, Floransa’dan sonra dünyanın en önemli tarihi şehridir. O kadar çok tarihi eser var ki, Bulgaristan’dan insanlar turist olarak gelmiyor alışveriş için geliyor. Edirne’yi dünyanın incisi yapmak mümkün. Turizm açısından dünyanın en önemli şehirlerinden biri haline gelmek mümkündür. 25 bin kayıtlı işsiz var. Çoğu genç ve üniversite mezunu. Edirne’yi bir yılda yapabileceğimiz bir turizm kenti yaparsak bu kentte işsiz genç kalmaz. Oteller dolar kazanıyor, yeni oteller açılıyor. Örneğin karaciğer, Edirne’nin dışına kim çıkarsa çıksın aynı karaciğere sahip değildir. Dünyaya tanıtmak mümkündür. Bir kere yiyen tekrar yemek ister. Gerçekten pişmiş olarak ihraç etmek mümkündür.
“SURİYE’NİN KUZEYİNDE KÜRT DEVLETİ KURULMASINA KABUL ETTİM. O BÖLGEYİ BURAYA DÖNDÜRDÜNÜZ”
Bugün Recep Bey incileri attı. Ben ‘o bayanım’. “Ben sözde bir milliyetçiydim ve bazı aptallar ‘Mason milliyetçisi’ diyor. Biz 40 kişiyiz, birbirimizi tanırız canım. Kuzey Suriye’de kurulacak Kürt devletine onay veriyordum. Bunu söyleyen Recep Bey. Peder, bu bölgeyi bu hale getiren sizsiniz. Arap nüfusu aldınız, Türkiye’ye boşalttınız ve bu hale getirdiniz. Bunun cevabını kendi başınıza vermek zorunda kalacaksınız. Sana özel olarak soracağım. Türkiye’yi düşmanlarla kuşattınız. Oysa 10 milyon, 8 milyon, 6 milyon diyorlar, onun hesabı olmasa da Suriyelileri bu ülkeye götürdünüz, Türkiye’yi göçmen ve sığınmacılar için bir hendeğe çevirdiniz. Ben de buradan söylüyorum dinle Recep Bey: 2 sene sonra göndereceğiz.
“ATATÜRK’E AKILLI OLDUĞUNU BİLİYORDUK, SİZ TÜRK BAYRAĞINI NE YAPTINIZ”
Kendi sebebin değilmiş gibi bana ‘PKK’lı’ diyorsun. Sanki Habur rezilliğini ben yaptım, ‘Megri Megri’den adamların kafasına konfeti üfleyip beraber şarkı söyledim. Recep Bey, o çadır kortlardan Atatürk’ün ve Türk Bayrağı’nın indirilmesini sağladınız. Atatürk’ün uyuz olduğunu zaten biliyoruz ama Türk bayrağıyla ne yapıyordunuz? Teröristler rahatsız olmasın diye neden çıkardınız? Oslo’da ne oldu? Oslo için ‘Oslo’ya gittiğini ispatlasınlar, ispat etmeyen şerefsizdir’ dediniz. Sonra ‘Ben gönderdim’ dedin. Biz şimdi neyiz? Ben PKK’lıysam, şerefli Türk polisi neden beni koruyor? Kaldı ki ben taleple değil, Başkan olduğum için değil, İçişleri Bakanı olduğum için kanunla korunuyorum. Ben PKK’lıysam ve beni tutuklamıyorsanız hain ötesisiniz, dipsizsiniz.
“VATAN oğullarına tokat atamaz”
Recep Bey sen yapmadın ben yapacağım; Onurlu Türk polislerini terör tazminatını hak ettikleri noktaya getireceğiz. 12/36 saat kavramı olmayacak. Çocuklarına ve eşlerine zaman ayıracakları bir çalışma düzeni kuracağız. Ama asla yapmayacağım bir şey var. UYGUN Partisinden, CHP’den, DEVA’dan, Saadet’ten, Gelecek’ten, Demokrat Parti’den birileri gidip polisimize tokat atamayacak. Vatan evladına tokat atamayacak. AK Parti Gençlik Kolları lideri bu ülkedeki şube müdürünü dehşetten tokatladı. O şube müdürünün başında bulunan il müdürü dışarı çıkıp hazırdaki AK Parti Gençlik Kolları Başkanını selamladı ve açıklama yaptı. Kurumlarımızın itibarını ve ciddiyetini onlara hemen, hemen ve öngörülemez bir şekilde iade edeceğiz. Türkiye’yi korumak için canı cebinde mücadele eden askerlerimiz için GATA’yı hemen açacağız. Hemen askeri okulları ve liseleri açacağız. Atatürk’le mücadele eden bu zihniyeti sizlerin oylarıyla kökten değiştireceğiz.
“SAHTE SİSTEM 14 MAYIS AKŞAMINDA DEVAM EDECEK”
Ya bu canavarca sistemin devamından yana olunacak ya da Cumhuriyet’in kuruluş ayarları geri verilecektir. Ya Atatürk’ü aşağılamaktan, o anlayışla didişmekten vazgeçilecek ya da Atatürk’e hakaret eden ‘iki ayyaş’ gidecek. Ya bir haftada 36 bin imza atması gereken biri çıkacak ya da 14 Mayıs akşamı bu ucube sistem ortadan kalkacak.”
